Çan -
Çokamlı Köyü'nden
1307 (1891) doğumluyum. Esas yaşım 92. Ama nüfusa küçük
yazdırmışlar. Önce Balkan Harbine gittim. Sonra Çanakkale'de İngilizlerle
çarpıştım. Bağdat'a bile gittim. 10 senede geldim köyüme.
Balkan Harbine gittik. Kafam de pek yerinde değil şimdi. Nasıl
anlatayım bilmem ki. Kırklareli taraflarındaydım. Oraya gidiyorum. Siz buranın askeri
değilsiniz, diyorlar. Çobansız koyun gibi ordan oraya geziyoruz. Birliği bulamadım.
En sonunda 14. Alayı buldum. 7 gündür açım. Çok açlık çektim oralarda. Evlerin
kapılarını çalıyorum. Ekmek istiyorum. Yok, diyorlar, vermiyorlar. Tüfeğimde de bir
tane mermi yok.
Bir evin önüne geldim. Et kokuları burnuma geliyor. Camdan baktım içeri. Askerler et
yiyorlar. Oturmuşlar 8 kişi hepsi. Ben de o zaman Osman Pehlivan'ım. Kapıya bir
yüklendim. Pervazıyla birlikte "Çatarrrt" diye kapı yıkıldı. Çerdekiler
kasaturayı çektiler. Ben de tüfeği çektim. Neyse zorla oturdum sofraya. Karnımı bir
iyice doyurdum. Karnım doyunca ,alnımın damarı "çatartdanak" açıldı.
Kırklareli'nin Karaağaç Köyünde oluyor bu. Seferberlikte de Çanakkale'ye gittik.
Gavur zırhlıları top ateşiyle Kumkale'yi dövdükler önce. Biz de Kumkaledeyiz. Hava
da soğuk. Zemheri çıkımı mı ne? Yağmur öyle yağıyordu ki istihkamın içi su
dolu boğulacağız.
Az miktarda asker çıkardı kafir Kumkale'ye. 2 takım, 80 kişi kadar. Biz 2 alay
varız. Palaska, portatif kürek, tüfekle yasladık kafirin askerini. Karıştı
ortalık. Bir kısmı öldü, bir kısmı kaçtı, çekildi geri. Denize kaçanlar
kayıklara çabalıyorlardı. Bizim yüzbaşının adı Abdülkadir Bey'di. Sonra
karşıya geçirdiler bizi. Zığındere, Kirte Tepe, Anafarta ve Kemikli Burun'a gittim.
Buralarda savaşlara katıldım.
Zığındere'de tüfeğin ucunu çıkarırdık mevziden, düşman hemen ateşe başlardı.
Zığındere'deydi galiba, yoksa Kirte de mi? Gün inerken hücuma geçtik, yatsıya kadar
sürdü hücum. 7-8 kişi kalmıştık akşam hücumdan sonra. 4 defa Çavuşluk geldi
bana. Fadayi çıkardım ben hep. Kasığımdan yara aldım. Bida'da taş Mektep
hastanedeydi. Az yattım. İyileştim. Anafarta'ya gittim tekrar. 15. Alayda idim. Mustafa
Kemal bizim zamanımızda orada tabur kumandanıydı. İstiklal Harbini kazanınca büyük
nam aldı. Ben çok gördüm. Askerin başında da gördüm. Cesur Paşa derlerdi. Çanakkale Cephesinde 2 sene kaldım. Sonra bizi ayırdılar, arabistan'a gönderdiler.
Yürüyerek Bağdat'a gittik. 22. Alaya gittik. Alay Kumandanımız Hacı İbrahim Bey'di.
Halil Paşa vardı Bağdat'ta. Onu da gördüm.
........
Zığındere'de yanımda Çan'ın Yaveler Köyünden iki kişi vardı. Benim gibi asker.
Biri Yetim İsmail, öteki Koca Bıyık İsmail'di. Yetim İsmail:
-Ayıttan matarada çay demleyeceğim, dedi. "Gitme" dedimse de dinlemedi. Ayıt
toplamaya giderken gavurun tek kurşunuyla öldü.
......
Fedayi idim ben. Kim gidecek dediler mi? Hemen ben atılırdım. İki yerimden
yaralandım. Kasığımdan ve belimden.
......
Mevzilerde askerler bir yere gelince; herkes anasının pişirdiği
yemeklerden bahsederdi . "Anam dolma yapardı." Anam kuskus pişirince yanına
da hoşaf yapardı" gibi laflar konuşulurdu. Açlık vardı da tabii ondan. |
 |